Ceza Hukuku-Yaptırımlar

Suçun karşılığı olarak uygulanabilecek  yaptırımlar, ceza ve güvenlik tedbirleridir. Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanun ile konulur.

Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz. ( T.C.K m. 2)

Türk Ceza Kanununda öngörülen cezalar iki türlüdür:

  • Hapis Cezası.
  • Adli Para Cezası.

Bir suçun karşılığı olarak sadece hapis cezası öngörülebilir, hapis cezası ile birlikte adli para cezası öngörülebileceği gibi sadece adli para cezası da tek başına öngörülebilir.

HAPİS CEZALARI: Türk Ceza Kanununda hapis cezaları: Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Cezası, Müebbet Hapis Cezası ve Süreli Hapis Cezası olarak hükme bağlanmıştır.

  • Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis: Sık güvenlik tedbirleri ile ömür boyu çektirilen cezadır.
  • Müebbet Hapis: Ömür boyu infaz edilen hapis cezasıdır.
  • Süreli Hapis Cezası: 1 Aydan 20 Yıla kadar olan hapis cezasıdır.
  • Kısa Süreli Hapis Cezası ise süreli hapis cezasının bir türüdür ve 1 yıl veya daha az süreli hapis cezasına kısa süreli hapis cezası adı verilir.

KISA SÜRELİ HAPİS CEZASINA SEÇENEK YAPTIRIMLAR

1 yıl veya daha az hapis cezalarının infaz kurumunda çektirilmesinin mahzurları (olumsuz yanları) söz konusu olduğu için bu cezaların aşağıda sayılan seçenek yaptırımlara çevrilebilir. Ancak bu çevirme hakimin takdirine bağlıdır.

Seçenek yaptırımlar

  • ADLİ PARA CEZASI GÜN ESASINA GÖRE ADLI PARA CEZASI: (Kanunda aksi belirtilmedikçe 5 günden az 730 günden fazla olmayan ve failin ekonomik durumuna göre bir gün için 20-100 TL’nin devlet hazinesine ödenmesidir. Hakim bu miktarı taksitlendirebilir. Taksit süresi 2 yılı geçemez ve taksit sayısı dörtten az olamaz.)
  • Mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle, tamamen giderilmesine,
  • En az iki yıl süreyle, bir meslek veya sanat edinmeyi sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkanı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmeye,
  • Mahkum olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle, belirli yerlere gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanmaya,
  • Sağladığı hak ve yetkiler kötüye kullanılmak suretiyle veya gerektirdiği dikkat ve, özen yükümlülüğüne aykırı davranılarak suç işlenmiş olması durumunda; mahkum olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle, ilgili ehliyet ve ruhsat belgelerinin geri alınmasına, belli bir meslek ve sanatı yapmaktan yasaklanmaya,
  • Mahkum olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle ve gönüllü olmak koşuluyla kamuya yararlı bir işte çalıştırılmaya, çevrilebilir.

Hakkında seçenek yaptırımlardan birine hükmedilen kişinin bu yaptırımın gereklerine uygun hareket etmesi durumunda, bu ceza infaz edilmeyecek ve kişi açısından bu mahkumiyete ilişkin sonuçlar ortaya çıkmayacaktır. Çünkü: ”Uygulamada asıl mahkumiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adli para cezası veya tedbirdir.”

Suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde,hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adli vara cezasına çevrilmez.

SEÇENEK YAPTIRIMA ÇEVİRME ZORUNLULUĞU

Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla, mahkum olunan 30 gün ve daha az süreli hapis cezası ile, fiili işlediği tarihte; tarihte on sekiz yaşını doldurmamış veya altmış beş yaşını bitirmiş bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası ise seçenek yaptırımlardan birine çevrilir. Bu iki durumda hakimin takdir yetkisi yoktur, cezayı seçenek yaptırımlardan birine çevirmek zorundadır.

Taksirli suçlardan dolayı hükmolunan hapis cezası uzun süreli de 1 yıldan fazla olsa dahi olsa bu ceza diğer koşulların varlığı halinde taksirli hapis cezası adli para cezasına çevrilebilir. Ancak bu hüküm bilinçli taksir halinde uygulanmaz.

SEÇENEK YAPTIRIMLARIN YERİNE GETİRİLMEMESİ

Hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek yaptırımın gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde hükmü veren mahkeme kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verir ve bu karar derhal infaz edilir. Artık mahkumiyet bu yaptırımlar değil mahkum olunan hapis cezası olacaktır.

Hapis Cezasının Ertelenmesi (Tecil)

Türk ceza kanununa göre erteleme bir infaz biçimidir. Cezası ertelenen kişi erteleme süresinin sonunda cezasını çekmiş sayılır.

Erteleme için gerekli şartlar;

  • Kişinin 2 yıl veya daha az süreli hapis cezasına mahkum edilmiş olması (Eğer fail suçu işlediği sırada 18 yaşını tamamlamamış ise veya 65 yaşını bitirmiş ise süre 3 yıldır.
  • Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı 3 aydan daha fazla hapis cezasına mahkum olmamış olması,
  • Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması gerekir.

Ertelemenin Şarta Bağlanması: cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Bu durumda da koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. koşulun yerine getirilmesi halinde, hakim kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhal salıverilir.

Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınır, mahkum olunan ceza süresinden az olamaz.

Denetim Süresi İçinde

  • Bir meslek veya sanat sahibi olmayan hükümlünün, bu amaçla bir eğitim programına devam etmesine,
  • Bir meslek veya sanat sahibi hükümlünün, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
  • On sekiz yaşından küçük olan hükümlülerin, bir meslek veya sanat edinmelerini sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkanı da bulunan bir eğirim kurumuna devam etmesine Mahkemece karar verilir.

Mahkeme, denetim süresi içinde hükümlüye rehberlik edecek bir uzman kişiyi görevlendirebilir. Mahkeme, hükümlünün kişiliğini ve sosyal durumunu göz önünde bulundurarak, denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesine de karar verebilir.

Ertelemenin Ortadan Kalkması

Hükümlünün denetim süresi ( 1-3 Yıl) içinde: Kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere, hakimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir.

Erteleme ile belirlenen denetim süresi yükümlülüklere uygun veya iyi halli olarak geçirildiği taktirde ceza infaz edilmiş sayılır.

Güvenlik Tedbirleri

Güvenlik Tedbiri: Toplum için tehlike oluşturan suçun işlenmesinden sonra fail hakkında hakim tarafından hükmedilen yaptırımdır.

Güvenlik tedbirleri bir yandan toplumu korumak diğer yandan da, suç teşkil eden fiili ortaya koyan şahsın, yeni suçlar işlememesi için uygulanır. Güvenlik tedbiri, tekrar suç işlenmesini önlemek için öngörülmüş olan toplumsal savunma mekanizmasıdır.

1. Türk Ceza Kanununda gerçek kişiler için güvenlik tedbirleri üç türdür:

  • Belli hakları kullanmaktan yoksun kılma,
  • Eşya müsaderesi,
  • Kazanç müsaderesi,

2. Tüzel kişilere has Güvenlik Tedbiri ise, faaliyet izninin iptalidir. Faaliyet izni kötüye kullanarak işlenen suçlarda faaliyet izni iptal edilebilir.

Yine eğer şartları var ise, tüzel kişiler için de eşya müsaderesi ve kazanç müsaderesi güvenlik tedbirleri de uygulanabilir.

A. Belli Haklardan Yoksun Kılma

Kişi, kasten işlemi olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak,

  • Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten,
  • Seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan,
  • Velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan, 
  • Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan, Bir kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun iznine tabi bir meslek veya sanatı, kendi sorumluluğu altında serbest meslek erbabı veya tacir olarak icra etmekten, yoksun bırakılır.

Bu haklar sadece işlenen suçun cezası çekilinceye kadar kullanılamaz. Ömür boyu yasaklama söz konusu değildir.

B. Eşya Müsaderesi

Müsadere, suça konu olan veya suçta kullanılan, suçtan elde edilen veya suç işlenmek suretiyle ortaya çıkan bir eşyanın mülkiyetinin devlete geçmesidir. İyi niyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın müsaderesine hükmolunur. Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan eşya, kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlak açısından tehlikeli olması durum unda müsadere edilir. Birinci fıkra kapsamına giren eşyanın, ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya müsaderesinin başka bir surette imkansız kılınması halinde; bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilir.

Suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı anlaşıldığında, müsaderesine hükmedilmeyebilir.

Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşya, müsadere edilir. Bir şeyin sadece bazı kısımlarının müsaderesi gerektiğinde, tümüne zarar verilmeksizin bu kısmı ayırmak olanaklı ise, sadece bu kısmın müsaderesine karar verilir.

Birden fazla kişinin paydaş olduğu eşya ile ilgili olarak, sadece suça iştirak eden kişinin payının müsaderesine hükmolunur. Basın aletleri suç eşyası olduğundan bahisle müsadere olunmaz. (Anayasa m. 30)

C. Kazanç Müsaderesi

 Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilir. Bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir. Müsadere konusu eşya veya maddi menfaatlere el konulamadığı veya bunların merciine teslim edilmediği hallerde, bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilir.

D. Çocuklara özgü Güvenlik Tedbirleri

Çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin neler olduğu ve ne suretle uygulanacakları ilgili kanunda gösterilir. Çocuk Koruma Kanunu’na göre bu tedbirler; Danışmanlık, Eğitim, Bakım, Sağlık ve Barınma Tedbirleridir. (Çocuk Kor. Kan. m. 5)

E. Akıl Hastalarına özgü Güvenlik Tedbirleri

Fiili İşlediği sırada akıl hastası olan kişi hakkında, koruma ve tedavi amaçlı olarak güvenlik tedbirine hükmedilir. Hakkında güvenlik tedbirine hükmedilen akıl hastaları yüksek güvenlikli saflık kurumlarında koruma ve tedavi altına alınırlar.

Hakkında güvenlik tedbirine hükmedilmiş olan akıl hastası, yerleştirildiği kurumun sağlık kurulunca düzenlenen raporda toplum açısından tehlikeliliğin ortadan kalktığının veya önemli ölçüde azaldığının belirtilmesi üzerine mahkeme veya hakim kararıyla serbest bırakılabilir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir